Kedilerde Meme Bezi Hiperplazisi : Nedenleri Ve Tedavisi
Kedilerin meme kitlelerinde sıklıkla meme urları görülmektedir ve bu urların %80’i makûs mizaçlı olduğundan, kedi sahiplerinin bu mevzuda çok dikkatli olması gerekmektedir. Kedilerde meme bezi hiperplazisi ise iyi mizaçlı bir sihrimedir ve çok süratli büyüdüğü için kedi sahiplerinin bu mevzu hakkında bilgi sahibi olması ve zorunlu gidişatlarda kedisini baytara götürmeleri çok önemlidir.
İçindekiler
Kedilerde meme hiperplazisi ya da fibroadenomatöz hiperplazi, genellikle genç kedilerde görülen meme bezlerinin iyi mizaçlı ve çoğunlukla şiddetli bir biçimde gelişmesi biçiminde kendini gösteren bir vaziyettir. Bu rahatsızlığın genellikle süratli bir başlangıcı olur ve hem hamile hem de hamile olmayan kısırlaştırılmamış dişi kedilerde görülür. Erkeklerde ve kısırlaştırılmış kedilerde de seyrek de olsa görülebilmektedir.
Kedilerde meme bezi hiperplazisinin bulguları öbür makûs mizaçlı urların bulguları ile eşlik göstermektedir. En sık karşılaşılan bulgular şu biçimdedir:
Meme bezi hiperplazisinin muhtemel sebeplerini şu biçimde sıralayabiliriz:
Baytar tarafından hakikatleştirilen tetkikte emin bir teşhis yapılabilmesi için muhtemel meme hastalıkları arasında bir ayrıma varılması gerekecektir. Mastitis meme bezi enfeksiyonu çoğunlukla sızılı bezler ve ateş gibi bulguları ile ekarte edilebilir ancak öbür muhtemel sebeplerin ortadan kaldırılabilmesi için baytar tarafından alttaki usuller seçim edilebilir:
Şayet meme bezlerinin gelişmesi, yüksek progesteron seviyelerine bağlı olarak ortaya çıkmışsa, sahte hamilelikle ya da bayağı hamileliğin sonlarına doğru progesteron seviyelerinin düşmesiyle kitledeki sihrime eksilecektir. Tabi bu geçici bir çözümdür ve her gebelik yarıyılında meme bezlerinin sihrime olasılığı olacaktır.
Progesteron seviyesini kalıcı olarak düşürmek için kedinizin doğurganlığı problem değilse baytarınız histerektomi usulünü önerebilir. Bu usulde kedinin rahmi cerrahi müdahale ile alınmaktadır. Gelişmenin reçeteli progestojenlerin kullanımına bağlı bir yan tesir olarak ortaya çıkmışsa, ilaç kullanımının vazgeçilmesiyle beraber kitle de küçülecektir.
Bazı gidişatlarda kedilerde kısırlaştırma sonrasında da kitlede sihrime görülebilir ve bunun için kaygılanmaya gerek yoktur zira bu gidişatlarda sihrime bir vakit sonra kendiliğinden düzelecektir. Kedinizin rahatsız olduğu gidişatlarda, baytarınız progesteron reseptör bloke edicileri veya prolaktin inhibitörleri esasen emzirme ile ilişkili bir peptit hormonudur reçete ederek gelişmeyi rehabilitasyon etmeyi düşünebilir.
Kedilerde meme bezi hiperplazisi, kanserli bir yaradılış değildir. Süreç çoğunlukla sızısız bir biçimde ilerler ancak etkilenen bezlerde enfeksiyon meseleleri görülebilir. Bu gidişat ortaya çıktığı taktirde, glandüler dokuda ülser alana gelebilir ve prognozun iyi olması için bunun cerrahi müdahale ile çıkarılması gerekebilir.
Zorunlu rehabilitasyon uygulamalarının hakikatleştirilmesiyle, progesteron kaynağının ortadan kaldırılmasının ardından, meme bezlerinin genellikle birkaç hafta içinde bayağıya dönmesi beklenir. Şayet altta başka nedenler varsa iyileşmenin asıllaşması için altta uyuyan sualin ortadan kaldırılması lüzumludur.
Meme hiperplazisi progesteron hormonu ile doğrudan alakalıdır ve bunu önlemek için progesteron hormonunun hakimiyet altına alınması lüzumludur. Bunun için baytarınız tarafından kumpaslı olarak hakimiyetinin sağlanması ve kedinizin kısırlaştırılması alabileceğiniz temkinler arasında bulunmaktadır.
Bu vaziyetin bulaşıcı olduğu ile alakalı rastgele bir muayenehane netice henüz bulunmuyor.
Kedinizin memelerinde fazla bir sihrime gözlemlediyseniz, tende ve arka iki bacakta ödem varsa, karnında ve göğsünde sert şişlikler gördüyseniz kedinizin kesinlikle baytarınız tarafından tetkik edilmesini sağlamalısınız.
